İnsanlar Zen çalışmanın zor olduğunu söylerler, ancak bunun nedeni yanlış anlaşılmaktadır. Bacaklarınızı birbirinin üzerine çaprazlayarak oturmanın ya da aydınlanmaya ulaşmanın güç olmasından kaynaklanmaz bu zorluk. Çünkü özgün anlamında zihnin ve çalışmanın berrak tutulması güçtür.
Japonya’da “bir şeye yeni başlayan bir insanın zihni” anlamına gelen shoshin diye bir aşamadan bahsedilir. Çalışmanın amacı daima başlangıç zihnini korumaktır. İlk Zen çalışmalarınızda, başlangıç zihninizi korursunuz, ancak iki, üç yıl ya da daha fazla süre boyunca çalışmayı sürdürdüğünüzde, bir ilerleme kaydetmiş olsanız da, özgün zihnin sınırsız anlamını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalırsınız.
“Özgün zihnimiz” her şeyi kapsar. Kendi içinde daima zengindir ve kendi kendine yeter. Zihninizin kendi kendine yeterli olduğu düzeyi yitirmemelisiniz. Bu durum, zihninizin kapalı olması anlamına gelmez, gerçekte boş ve hazır bir zihin anlamına gelir. Eğer zihniniz boşsa, her zaman her şey için hazırdır; her şeye karşı açıktır. Bir işe yeni başlayan bir insanın zihninde birçok olasılık vardır; bir ustanın zihninde ise yalnızca birkaç tane…
Fazla ayırım yapmak sizi kısıtlar. Eğer fazla istekli ve hırslıysanız, zihniniz fakirdir ve kendi kendine yetemez. Eğer kendi kendine yeten özgün zihnimizi yitirirsek, bütün kurallarımızı da yitiririz. Eğer zihnimiz fazla arzuluysa, bir şeyi fazla istiyorsa, kendi kurallarınızı (yalan söylememek, öldürmemek, çalmamak, ahlaksız olmamak vs) çiğnersiniz. Eğer siz özgün zihninizi korursanız, kurallar da kendilerini korurlar.
Başlangıç zihninde “bir şey başardım” gibi bir düşünce yoktur. Ben merkezli düşüncelerin tümü, engin zihninizi kısıtlar. Herhangi bir başarı ya da benlik duygusuna kapılmadığımızda, gerçekten de başlangıçtayız, demektir. Böylece gerçekten bir şeyler öğrenebiliriz. Başlangıç zihni, sevecenlik dolu bir zihindir. Zihnimiz sevecen olduğunda sınırsızdır. Sınırsız özgün zihnimizi yeniden kazanmak her zaman önemlidir. Böylece kendimize karşı dürüst, her türlü varlığa karşı sevecenlik duygusu içinde gerçekten çalışabiliriz.
Bu nedenle en zor şey, başlangıç zihnini koruyabilmektir. Zen hakkında derin bir anlayışa ulaşmış olmaya gerek yok. Zen üzerine yazılmış bir çok şey okuyor olsanız da, her bir satırı taze bir zihinle okumanız gerekir. “Zen’in ne olduğunu biliyorum” ya da “aydınlanmaya ulaştım” gibi şeyler söylememelisiniz. Daima yeni başlayan birisi olun; bu aynı zamanda sanatların da gerçek sırrıdır. Bu nokta üzerinde çok dikkatli durun. Eğer zazen çalışmaya başlarsanız, başlangıç zihninizin kıymetini anlamaya başlayacaksınız. Bu, Zen çalışmasının gerçek sırrıdır.