Waldorf anaokullarındaki sınıflar, diğerlerinden görünüş olarak da ayrılmaktadır. Bazı ebeveynler, başlangıçta bilindik okul öncesi sınıflarının duvarlarını kaplayan renk cümbüşünün, haritaların ve grafiklerin bulunmamasına şaşırırlar. Çocuklar bunu önemsiyorlar mı peki?
Sınıf tasarımı konusundaki son araştırmalara göre, çocuklar bunu önemsemiyor, bu da aslında temel olan noktadır. Öğretmen ve dersler – oyun bilişsel veya yaratıcı olsun veya motor gelişimi olsun – okul öncesi dönemde çocukların odaklandığı şeylerdir, posterler, afişler veya grafikler değil.
Ayrıca, çocukların yoğun bir dekora çok da dikkat etmedikleri ortaya çıkmıştır. Çocukların öğretmenin anlattığı hikayeleri dinlerken duvarlara baktıkları süreyi ölçen bir araştırmayı veren Renkli Anaokulu Sınıflarının Gözden Geçirilmesi başlıklı New York Times makalesi, ‘çocukların dekore edilmiş sınıflarda sade duvarları olan sınıflara göre çok daha fazla bir zaman geçirmediklerini’ iddia etmektedir.
Duvarlardaki materyallerin öğretmenlere ve okullara önceden hazırlanmış broşür, afiş ve poster satmak gibi bir ticari çıkarın parçası olmasına dair bir endişe de mevcut. Duvarlar, öğretmenlerin ve öğrencilerin çalışmalarının sergileneceği işlevsel bir alan olarak daha iyi iş görebilir.
2012’de Uluslararası Yapı Bilimleri ve Uygulamaları Dergisi’nde yayınlanan kapsamlı bir araştırma, “öğrencilerin başarısını en üst düzeye çıkaracak” sınıfların özelliklerini ayırt etmek için yedi farklı okuldaki 34 sınıfta 751 öğrencinin kapsamlı bir analizini ve değerlendirmesini gerçekleştirdi.
Bu çalışmaya göre iyi tasarlanmış bir sınıf:
-
Doğal ışık alır,
-
Sessiz bir görsel ortam tasarımına sahiptir,
-
Duvarda ve zeminde sıcak renkler kullanır,
-
Bina ve çeşitli öğrenme / oyunlar için geniş bir serbest alana sahiptir,
-
Kaliteli ve amaca yönelik tasarlanmış mobilya, demirbaş ve ekipmanlara sahiptir,
-
Hareket kolaylığı sağlar,
-
Çeşitli aktiviteleri öğrenmede esneklik sağlar,
-
Ergonomik masa ve sandalyeler içerir,
-
Modülerdir, yani öğretmen, alan konfigürasyonunu kolayca değiştirebilir.
Bir Waldorf anaokulu sınıfına adım atmak sıcaklık, sadelik ve rahatlık gibi hisleri çağrıştırırken, yapılan titiz analizler göstermiştir ki bu sınıfların tasarımında yukarıdaki özelliklerin neredeyse tamamı başarılmıştır. Açık alanlar, doğal ışıkla ve renk cümbüşünden çok işleve vurgu yapan materyallerle doludur. Bu, küçük çocukların rahat hissetmelerine ve akranlarıyla yaratıcı oyun oynama ve öğretmenlerini dinleme ve birlikte çalışma gibi önemli olan konulara odaklanmalarına yardımcı olur.
