Eğer kelliğin nedeni sindirim ve metabolizma bozukluklarından kaynaklanıyorsa, önlemi ve ortadan kaldırılması da yine bu beden fonksiyonlarının düzenli bir şekilde çalışmasıyla sağlanabilir. Boya vs. gibi işlemlerle sorununa çare arayan, ancak tatmin edici hiçbir sonuç alamayanların veya tamamen kel olanların bile ümitsiz olmadığını düşünüyorum. Çünkü sorunun nedeni dışsal değil, o yüzden de dışarıdan yapılan müdahalelerle çözülemez. Saç dökülmesi veya kellik problemi olanlar, beslenme alışkanlığını esaslı bir şekilde değiştirdikleri takdirde, saçlarının yeniden sıklaşacağından kesinlikle emin olabilirler. Gerçekten işe yarayan bir saç ilacı yoktur, hatta birçok ilaçtan da sakınmanız gerektiğini söyleyebilirim, çünkü bu tür ilaçların çoğunda tahriş edici inorganik maddeler bulunmaktadır. Beslenme alışkanlığınızı değiştirdiğiniz süre içerisinde en azından saçlarınızdaki dökülmenin duracağını size garanti edebilirim, tabi ki önerilerimi doğru takip ettiğiniz takdirde.
Tüm yaşlanma belirtileri aslında yavaş ilerleyen bir hastalığın semptomlarıdır, yani mukus birikimi ve mukus tıkanması. Hangi hastalıkta olursa olsun, tedavi sırasında vücut kendini mukussuz beslenmeyle ve (mümkünse) oruçla ölü hücrelerden arındırırsa, çok kısa bir sürede gençleşir, dolayısıyla gelişebilecek tüm hastalıklar da önlenmiş olur. Bu ihtimale kimse inanmak istemiyor. Bilimsel ansiklopedilerin hepsinde, insanın en kötü durumda metabolizma bozukluklarından ölebileceği teoride belirtilmektedir, yani mukus tıkanmasından. Normal olanı da budur, ancak ne yazık ki bu istisnai bir durum halini almıştır, çünkü bugün normal olan hastalıklardır.
Çocukluğundan itibaren tamamen mukussuz besinle yaşamını sürdüren ve sadece meyveyle beslenen insanın hasta olmayacağı ve zamanından önce yaşlanmayacağı gün gibi açıktır. Mukussuz beslenmeyle öylesine gençleşen ve güzelleşen insanlar gördüm ki, geçirdikleri değişim nedeniyle onları tanımakta güçlük çektiğim olmuştur. İnsanoğlu binlerce yıldan beri gençlik pınarıyla ilgili hayaller kurup şiirler yazıyor, resim yapıyor ve onu duygusal olarak uzak diyarlarda, fantezilerinde arıyor.
İktidarsızlığa ve kısırlığa karşı geliştirilen ilaçlara ne paralar dökülüyor? Fakat hepsi fiyasko! Oysa insanların derdine çare bulmak ne kadar kolay: sadece güneşin mutfağındaki doğal besinlerle.
“Cennetten çıkma, tanrısal” insan nasıl bir güzellik ve yeteneklerle donanmıştı? Bunu bilebilir miyiz? Kim bilir nasıl güçlü ve duru bir sese sahipti? Güzelleşme ve sesin güçlenmesi, evet, kaybedilen sesin yeniden kazanılması, benim oruç ve beslenme önerilerimin göstergesidir.