Her hastalık bir tıkanıklıktır. Tıp biliminin adını koymuş olduğu hangi hastalık olursa olsun, her hastalık insan vücudunun çalışma sisteminde meydana gelen bir tıkanıklığın sonucudur. Bu nedenle, hastalık belirtileri vücudun belirli bir yerinde birikmiş olan mukusun meydana getirdiği tıkanıklığın işaretidir. Mukusun en fazla birikim yaptığı bölgeler, dil, mide ve tüm sindirim kanalıdır. Özellikle bağırsaklar en fazla tıkanmanın olduğu yerdir. Günümüzün ortalama insanı, bağırsaklarında en az beş kilo dışarıya atılmamış dışkıyla dolaşmaktadır ki bu da kan dolaşımının ve tüm vücut sisteminin zehirlenmesine neden olmaktadır. Her hasta insan az veya çok mukusla tıkanmış bir organizmadır. Bu mukus, çocukluk dönemlerinde birikmeye başlayan, iyi sindirilmemiş ve dışarı atılmamış besin parçalarından ileri gelmektedir. Bunu bir düşünün!
Benim Mukus Teorim ve “mukussuz besinle tedavim” çürütülememiştir, aksine, hangi hastalıkta olursa olsun, uyguladığım tedaviler her zaman başarılı olmuştur. Sistematik bir şekilde uyguladığım bu tedaviler, çaresiz denilen hastalıklara sahip binlerce insanı yaşama geri kazandırmıştır.
Mukussuz beslenme, meyve ile karbonhidrat içermeyen çiğ veya pişmiş yeşil yapraklı sebzelerden oluşmaktadır. Mukussuz beslenmeyle gerçekleştirilen tedavi, iyi düşünülmüş uzun veya kısa oruç kürleri ile yavaş yavaş mukus oluşturmayan besinlere ağırlık verilerek alışılmış beslenme tarzının değiştirilmesi şeklinde uygulanır. Oruç tutmaksızın, sadece mukussuz beslenme bile birçok hastalığı iyileştirmektedir. Fakat sadece bu tür bir kür yöntemiyle iyileşme biraz daha uzun bir zamana yayılır.
Bu yöntemin nasıl uygulandığını ve nasıl etkili olduğunu anlayabilmek için önce tıbbi yanılgılarla ilgili fikirlerinizden kurtulmanız gerektiğini düşünüyorum ki bu fikirlerin bir kısmı fizyoterapi alanında da yaygındır. Başka bir deyişle, sizlere yepyeni bir fizyolojiyi; vücut fonksiyonlarının öğretisini açıklamam gerekiyor. Bu, yeni bir teşhis metodudur. Metabolizma konusundaki yanılgıların yanı sıra protein içeren besinlere, kan dolaşımına ve kan bileşimine de değinmem gerekiyor.