Her sabah sizi canlandırarak güne hazırlayan çayınızı içerken, bu bir bardak çay için gereken emek ve çekilen zahmetlerden haberiniz var mı acaba? Evet, bunu öğrenmenin en güzel yollarından birisi de Hindistan’ın çay üretiminde önde gelen eyaletlerinden birini ziyaret edip bunu yerinde görmeniz. Yemyeşil çay bahçelerini gezip gördükten sonra o bereketli tepelerin birinde oturup hem çayınızı yudumlayıp hem de güzelim manzarayı seyredebilirsiniz.
Batı’nın Hint çayı ile tanışma öyküsü 1839 yılında Assam’da başlar. İngiliz Robert Bruce, yörede tabii olarak yetişen çayları sekiz sandığa doldurup Londra’ya açık arttırmayla satışa gönderir. Assam, bu şekilde Hint çaycılığının doğum yeri olur. Hindistan günümüzde dünyanın en büyük ve kaliteli çay üreticilerinden biridir. Dünyanın en pahalı çayı olan beyaz çaydan gündelik olarak içtiğimiz çaya kadar üretilmesi son derece zahmetli olan bu vazgeçilmez ürünün yetiştirildiği mekanları gezip görmek de bir o kadar zevkli bir şey. Çay bahçelerinden çayın toplanması ve fabrikalarda işlenmesi süreci çok ilginç safhalardan geçmektedir. Bu ilginç faaliyetler, Hindistan’da giderek gelişen çay turizminin belkemiğini oluşturmaktadır.
Hint turizm sektörünün gelişmekte olan yeni bir dalı olarak çay turizmi Assam, Darjeling ve Nilgiris bölgelerinde yoğunlaşmaktadır. Dünyanın en lezzetli çaylarının üretildiği bu doğa harikası yöreler çay gezginlerinin ilgi alanı olmaktadır.
Hindistan’da bir çay kafe zinciri olan Cha Bar’ın imalat müdürü Bakshish Dean şöyle diyor: “Çay içme, Hint kültürünün önemli geleneklerinden biridir. Dinlenmek veya enerji toplamak için içilen bir bardak çay yaşamımızın ve kültürümüzün vazgeçilmeyen adetlerindendir. Hindistan’da en fazla tercih edilen tür olan siyah çay, sütlü ve şekerli olarak tüketilir. Çaya kakule, tarçın, karanfil, karabiber ve zencefil gibi baharatlar çeşni vermek üzere katılır. Bu baharatlar, bölgelere göre farklılık gösterir ve çoğu yerde karışım olarak kullanılır.
