Kimsenin fazla miktarlarda proteine ihtiyacı yoktur, ama herkes mutlaka bir miktar protein almalıdır. Büyüme çağındaki çocuklar ile gebe kadınların herkesten daha fazla proteine ihtiyaçları vardır, bu yüzden onların beslenmeleri daha çok dikkat ister.
Hücre büyümesi, doku yenilenmesi ve enfeksiyonlara karşı koruyucu madde oluşturmak için protein gerekir. Ancak, günlük protein gereksinmemiz epey düşüktür.
Proteine gereğinden fazla önem verme adeti vardır, bunun nedeni et merkezli yemeklerin yıllarca hüküm sürmesi ve yanlış bilgilendirmedir. Aslında Batı toplumlarında insanlar gereğinden fazla protein alırlar, fazla protein de vücutta yağ oluşmasına neden olur. Bu da bedenimiz için iyi değildir. Protein eksikliği, varlıklı toplumlarda çok ender görünür, kişiler dikkatsizce çok fazla hazır yiyecekle besleniyor olsalar da. Asıl problem aşırı yağ, şeker ve tuzdan gelir.
Gerekli proteini sebzelerden almanın faydaları çok fazladır: yüksek lif oranı sayesinde aşırı yemenin de önüne geçilir.
Protein, 23 farklı amino asitten oluşur; “eksiksiz” protein için bu asitlerin bileşimi gerekir. Sindirim sırasında gıdalardan alınan protein, daha basit asitler şekline dönüşür ve vücut bunları kendine uygun protein haline getirir. İnsan vücudu sağlık açısından “eksiksiz” proteine gereksinim duyar.
Amino asitler farklı oranlarda ve farklı yiyeceklerin içinde bulunurlar. Beslenme dengeli ise vücut bu asitlerden pek çoğunu kendisi üretir. Ancak 8 önemli amino asit, vücut tarafından üretilemediği için, bunların doğrudan yiyeceklerden alınması gerekir. Bazı gıdalarda bu amino asitler, vücudun hemen kullanılabileceği şekilde hazır bulunur.
