Cesaretiniz Var mı?

Cesaretiniz nasıldır? Peki cesaretinizi en son ne zaman kullandınız? Cesaret, kas gibidir. Eğer kullanmazsanız, kaybolur gider. Cesaret, tehlikeyle, zorlukla, belirsizlikle veya acıyla yüzleşebilme gücüdür. Evet dedikleri gibi cesaret, yürek işidir. Durumlar korkutsa bile doğru görüneni yapma becerisidir.

İşte size cesareti geliştirmenin birkaç yolu:

Yeni bir şeylere başlayın. Yeni bir şeye girişmek her zaman zordur. Yeni bir şey öğrenmek ve daha tecrübeli insanlar arasında çömez olmak cesaret ister.

Daha önce gitmediğiniz bir yere gidin. Hayatımızı çoğu zaman bildiğimiz yoldan çok az bir sapmayla yaşarız. İşten eve hep aynı yoldan mı gelirsiniz? Yemek yemeğe hep aynı restorana mı gidersiniz? Yeni bir yere gitmeyi deneyelim.

Kalbinizden geçeni söyleyin. İçinizdeki gerçek hislerin dışarı çıkmasına engel olur musunuz? Hepimiz zaman zaman böyle yaparız. Bizi geriye çeken şey korkudur. Cesareti geliştirmenin iyi bir yolu da söyleyeceğimiz şeyi insanların nasıl karşılayacaklarına dair gerilsek bile belli bir kişiye dair olumlu şeyler söylemektir.

Tanımadığınız bir kişiyle konuşun. Çoğu kişiyi tanımadığımız bir partide olduğumuzu hayal edelim. Doğru, ürkebiliriz. Fakat cesaretlenip de hiç tanımadığımız bir kişi ile konuşma başlattığımızda ise çok daha iyi hissederiz. Yeni tanıştıklarımıza ne yaptıklarını, nerede yaşadıklarını ve neleri sevdiklerini soralım.

Başkasının da hakkını savunun. Eğer işyerinde birisine karşı kötü davranıldığını görüyorsanız, ne yaparsınız? Sesinizi çıkarır mısınız veya sessiz mi kalırsınız? İşyeri dedikoduları da aynıdır. Yerden yere vurulan bir kişiyi arkasından savunur musunuz? Başkasının da hakkını savunmaya çalışalım. Böylelikle cesaretimizin arttığını hissedeceğiz.

Bağırmayı öğrenin. Eğer uzak doğu savaş sanatları öğreniyorsanız, ilk öğrendiğiniz şeylerden birisi bağırmaktır. Çoğu insan, özellikle kadınlar nasıl bağırıldığını artık unutmuşlardır. Kendilerine güvenleri o kadar azdır ki seslerini nasıl yükseltmeleri gerektiğini bile bilemezler. Bağırmayı öğrenmeye çalışmalıyız. Uzak doğu savaş sanatları dersine gidip, plajda yürüyüşe çıkıp veya bir yastığa kapanıp bağırabiliriz. Göbekten gelen bağırma, devasa bir enerji ve cesaret kaynağıdır.

Nasıl isterseniz öyle giyinin. Toplumumuzun belli durumlarda nasıl giyinmemiz gerektiğine dair güçlü kuralları vardır. İşyerinde uymamız gereken bir kıyafet yönetmeliği olabilir. Kendimize ait zamanımızda nasıl istersek öyle giyinelim. Giydiklerimizle kendimizi ifade edelim.

Bunlar küçük adımlar olsa bile cesaretimizi toplamamızı sağlarlar.