Doğa ile bütünleşmek, yaşamınızın sonuna kadar sizi doyuracaktır. Bu noktadan sonra ortaya çıkardığınız araçlar, kişisel keşif ve bütünleşme, yolculuğunuzu tasarlamanıza yardım edecektir. Artık bundan sonra semeresini toplayacaksınız. İzlediğiniz yol, size bağlı olacak. Seçtiğiniz yön, yüreğinizin içinden çıkacaktır. Yol boyunca doğa ile kendi anlamlı ve doyurucu ortaklığınızı geliştireceksiniz.
Kendi başına olmanız, gerçekten yalnız olacağınız anlamına gelmez. Aslında tam tersi demektir. Eğer Doğa’ya açılırsanız, dört bir yanda rehberler ve öğreticilerle karşılaşacaksınız. Rüzgarın esintisinde onların seslerini işiteceksiniz ya da ayağınızın altındaki taşlarda varlıklarını hissedeceksiniz. Duymayı öğrendiğinizde, kuşlar sırlarını ve çiçekler esinlerini paylaşacak. Hayvanlar, kendilerine özgü değişik yöntemleriyle size konuşacaklar. Benzer yolculukları keşfetmekte olan başka insanlarla karşılaşıp insanlardan da arkadaşlar edineceksiniz. Bütün bu yeni arkadaşlarla birlikte, içinde keşiflerin ve cesaretin paylaşıldığı genişleyen bir topluluk dokuyacaksınız. Bu andan sonra ayrılık hissinden sonsuza kadar kurtulabilir ve yaşamın dansı içinde doğru yerinizi alabilirsiniz.
Yolculuğunuza girişirken onu olduğunca zengin ve doyurucu yapmaya yardım edecek bazı noktaları bir kez daha gözden geçirelim:
- İlk önce kendinize ve kendi eğilimlerinize güvenin. Doğa ile bütünleşmeniz belirgin ve kişiseldir. Kimse size, onun neye benzemesi gerektiği veya yolunuzun nereye götürmek zorunda olduğunu söyleyemez. Doğa ile birlikteyken kendi bildiğinize güvenin. Öğüt isteyin ve geldiği zaman dinleyin. Kaçınılmaz durumlarda yardım kabul edin.
- Kendinize zaman tanıyın. Her ilişkinin beslenmeye gereksinimi vardır. Doğa ile ilişkinizi beslemek için en iyi yollardan biri doğada zaman geçirmektir. Arkadaşlarla doğa yürüyüşü yapmak, kumsala gezintiler, her akşam mahallenizde bir yürüyüş gibi zevk aldığınız etkinlikleri seçin. Bir ağacın altında oturun, bir çiçeğin resmini yapın, Doğa ile beraber ve dingin olmak için zaman bulun. Bu yolla sürekli bilgi ve esin almaya devam edeceksiniz.
- Yüreğinizi izleyin. Yolunuzdaki bir adım diğerine öncülük eder. Bir çiçekle olan derin düşünce bağlantılarınız, bitkiler, insanlar ve yeryüzü arasındaki uyumu ileriye taşıyan bir bahçe düzenlemenize yol açabilir. Sevdiğiniz bir meşe ağacı altında oturarak geçirdiğiniz zaman, güce ve berrak düşünceye gereksinim duyduğumuzda başvurabileceğimiz bir destek, bir kaynak olabilir. Mevsimleri, Ay’ın evrelerini veya önemli doğa olaylarını belirlemek için yarattığınız basit törenler, küçük bir arkadaş halkasının katılımını açabilir ve kendinizin başlattığı uygulama, yaşamı zenginleştiren topluluğu kurmak için bir araç olabilir. Yolculuk götüreceği yere götürsün.
- Deneyimlerinizi kaydedin. Doğa günlüğü tutmak, rotadan ayrılmamanızı sağlayacaktır. Bulgularınızı kaydedecek, öteki türlü belleğinizden silinebilecek içgörülerinizi kurtaracaktır. Gözlem yeteneğinizi keskinleştirmek için yardım edecek, geçen yıl fulyaların ne zaman çiçek açtıklarını veya kazların yıllık göçleri için gölü ne zaman terk ettiklerini bileceksiniz. Sorularınızı ve merakınızı uyandıran konuları not etmeniz, araştırmanıza yön verecektir. Size kırlangıç yavrularının yuvalarından ilk kez atlamasını izlerken duyduğunuz hayreti veya derisini değiştiren bir yılanla karşılaştığınızdaki heyecanınızı hatırlatacaktır. Doğa günlüğünüz, Doğa ile isteyerek bütünleşmenizden aldığınız tüm zevki hatırlatan bir mihenk taşı olacaktır.
- Olduğunuz yerden başlayın. İncelemek için “doğru” şeyleri seçmek konusunda tasalanmayın veya her şeyi bir an önce öğrenme gereksinimi hissetmeyin. Hemen burada şimdi başlayın ve yolunuz önünüze serilirken, onu takip edin. Doğada her şey bütünleşmiştir. Nereden başlarsanız başlayın, yolunuz tüm öteki parçalara sonunda dokunacaktır. Keşfettiğiniz her konu ötekilerine öncülük edecektir. Attığınız her adım, sizi doğal olarak izleyen adıma taşıyacaktır. Kapsamlı bir plana gereksinimimiz yoktur, tek gereken yalnızca önünüzde ne varsa keşfetmek için duyduğunuz istekliliktir.