Ormanların Yok Edilmesi ve Çölleşme

0
2419

İnsan aktivitelerinden ekolojik olarak etkilenmemiş bir arazi bulmak zordur. Dağınık zeytin ve meyve ağaçlarının olduğu Yunan adaları bir zamanlar gür ormanlarla kaplıydı ama antik Yunanlılar ateş yakmak, çatı yapmak ve gemi payandası inşa etmek için bütün bu ağaçları kesmiştir. Kuzey Amerika’nın doğusu bir zamanlar zengin bir yaban hayatının olduğu uçsuz bucaksız bir ormandı. Günümüzde Asya’nın tropik bölgelerindeki bereketli yağmur ormanları, duvar kaplamalarında veya tahta kasalarda kullanmak üzere ahşap peşinde olan uluslararası şirketler tarafından yağmalanmaktadır. ABD’nin Büyük Okyanus kıyısındaki kuzeybatı eyaletlerinde ve Hawaii’deki tarih öncesi çağlardan kalma ormanların neredeyse tamamı kesilmiştir. Büyükbaş hayvanlara otlak alanı açmak için Latin Amerika yağmur ormanlarındaki ağaçların kesilmesi ve yakılması, milyonlarca dönümlük arazinin çıplak kalmasına neden olmuş, bu da sayısız türün barındığı doğal yaşam alanlarının yok olmasına, yapraklarından havaya su buharı veren ağaçların da azalmasıyla bölgesel bulut katmanının incelmesine ve yağmurun azalmasına sebep olmuştur. Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde, yemek pişirmek için yakıt parası olmayan insanlar ağaçları kesmekte ve ormanların gelişim hızı bu yoğun kesime yetişememektedir.

ABD de dahil olmak üzere, dünyanın birçok kurak bölgesindeki milyonlarca dönümlük arazide bir başka yok edici insan etkisi daha oluşmaktadır. İneklerin, koyunların ve keçilerin aşırı otlatılması, pullukla sürülen toprağın rüzgar ve suyla erozyona uğraması yüzünden toprağın kuruması ve bitkilerin ölmesi bu etkiyi yaratır ve adına çölleşme denir. Toprağın bitkileri besleyemez hale gelmesinin bir nedeni de tuzlanmadır. Bu durum, dağlardaki kaynaklardan gelen suyla yapılan aşırı sulamanın taban suyunu yükseltmesi ve bu yüzden suyun getirdiği kaya tuzlarının ve topraktaki çökeltinin süzülememesiyle ortaya çıkar. Maden kazıları, endüstriyel atıklar ve otoyollar, park alanları ve binalar yapmak için dökülen asfalt ve beton da toprakta bozulmaya neden olur. (Bazı Amerikan şehirlerinde arazilerin üçte ikisi doğrudan ya da dolaylı olarak arabalara ayrılmıştır.)

Bu süreçlerin hepsi temel gıda üretimini gerçekleştiren fotosentez için gerekli toplam arazi alanını azaltır, bu da gezegendeki besin ağlarını sınırlar ve fakirleştirir. Toprağa özen göstermezsek bereketli ve sürdürülebilir bir dünyada yaşamamız mümkün değildir.

KaynakErnest Callenbach, 'Ekoloji'
Toros
"Doğal bir şekilde yaşayacaksın ve neye ihtiyaç duyarsan onu bulacaksın."

Bu yazılar da ilginizi çekebilir


YORUM YAP

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz