Zayıf insanlar, kilolu insanlardan daha kolay ve daha uzun süre oruç tutabilir. Adeta deri ve kemikten oluşan dünyanın en zayıf insanları olan Hint fakirleri, en uzun süre ve pek de rahatsızlık duymadan oruç tutabilen insanlardır. Bu durumda “kendi vücudunu tüketmek” gibi bir düşünce nasıl açıklanabilir? Şu gerçeği de ortaya çıkardım: Vücut atıklardan (mukustan) ne kadar arınmışsa, oruç da o kadar kolay ve uzun süre tutulabilir. İşte bu yüzden oruç kürleri öncesinde, atık boşaltımını kolaylaştırıcı bir diyet uygulanmalıdır.
Bir dünya rekoru olan 49 günlük oruç kürünü ancak bu bahsettiğim ön hazırlık döneminden sonra başarabildim. Bu hazırlık dönemi, uzun süre uyguladığım sıkı bir mukussuz besin diyetinden ibaretti. Yani sizlere anlatmak istediğim şu: siz de kolaylıkla ve çok daha uzun bir süre oruç tutabilirsiniz, yeter ki vücudunuz mukus ve toksinlerden arınsın, bu da yemek yemeyi azalttığınız veya tamamen kestiğiniz zaman mümkündür. Hiçbir canlı hücreniz vücudunuz tarafından dışarı itilmez, yakılmaz veya tüketilmez! Arınmış, ağırlıklarından kurtulmuş bir vücutla sadece su ve hava tüketerek rahatlıkla oruç tutabilirsiniz. Açlıktan ölme sınırının gerçekte nerede başladığı henüz bilinmiyor. Katolik kilisesi, azizlerin onlarca yıl oruç tuttuğunu iddia ediyor. Metabolizma konusundaki tıbbi yanılgıya göre, hücrelerin (ki artık siz de biliyorsunuz, hücrelerin “yakılması” gibi bir durum yoktur) protein içeren besinlerle yenilenmesi gerekiyor. Gerekli görülen bu besinlerin çoğu, tahrip edici ısı işlemiyle (kaynatma, pişirme vs) ölü ve bozulmuş hale gelen etten oluşuyor. Şu bir gerçek ki, bu şekilde az veya çok, organizmanızda mukus şeklindeki atıkları gittikçe çoğaltıyorsunuz. Bu birikim, hastalıklarınız için uygun olan zemini yavaş yavaş hazırlıyor ve sonunda da ölümünüze neden oluyor. Görünüşe göre, insanoğlunun tasavvur gücü bu öğretinin saçmalığını ve getireceği sonuçları kavrayacak kapasitede değil, çünkü bu öğretiler sonunda herkesi, tüm insanlığı yok edecek.
Birçok insan, her gün tükettiği “iyi yemekle” kilo aldığını, dolayısıyla sağlığını bu şekilde koruduğuna inanıyor. Tıp dünyasında da bu inanç yaygındır. Bu “sağlıklı” insan, düzenli olarak tuvalete çıktığı halde, kalın bağırsağı tüm dışkılarından arındığı vakit 2,5 ila 5 kilo kaybeder. İşte kaybolan bu kiloya “sağlık” deniyor.
Doktorların sağlık dediği şey işte bu dışkı ağırlığıdır! Sağlığınız ve yaşamınız için bundan daha saçma, yanlış ve aynı zamanda tehlikeli bir şey olabilir mi?